Giriş
Personel Yükseltici Platform sektörü, inşaat, bakım, lojistik ve enerji gibi birçok endüstride güvenli ve verimli yüksekte çalışma çözümleri sunan bir pazardır. 2027 yılına kadar 14.3 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşması beklenen bu pazar, teknolojik gelişmeler ve güvenlik talepleri ile büyürken, aynı zamanda küresel ticaret politikalarının da etkisi altındadır.
Donald Trump’ın 2017-2021 yılları arasında uyguladığı korumacı dış ticaret politikaları, özellikle Çin başta olmak üzere ithalata dayalı tedarik zincirlerine bağımlı sektörleri doğrudan etkilemiştir. Bu makale, söz konusu politikaların Personel Yükseltici Platform pazarına olan etkilerini kısaca değindik.
Gümrük Vergilerinin Doğrudan Etkisi: Maliyet ve Fiyatlandırma Dinamikleri
Trump yönetimi döneminde başlatılan “America First” politikası kapsamında, çelik, alüminyum ve Çin menşeli teknoloji ürünlerine yüksek oranlarda gümrük vergileri uygulanmıştır. Personel Yükseltici Platform üretiminde kullanılan bu hammaddeler ve parçalar, özellikle Çin ve Avrupa’dan temin edildiğinden, ABD’li üreticilerin maliyetlerinde ciddi artışlar gözlenmiştir.
Bu artan maliyetler şu şekillerde yansımıştır:
- Son ürün fiyatlarının artması: Yurt içi üreticiler, ithal girdiler için daha fazla ödeme yapmak zorunda kaldıklarından, bu durum nihai ürün fiyatlarına yansıtılmıştır.
- Küçük ve orta ölçekli işletmelerin baskı altında kalması: Özellikle montaj yapan, ancak üretimi dışarıdan sağlayan küçük firmalar fiyat rekabetine yenik düşmüş, pazar dışına itilmiştir.
- Yatırım kararlarının ertelenmesi: Maliyet belirsizlikleri ve ticaret savaşlarının öngörülemezliği, üreticileri yeni fabrika yatırımları konusunda tereddüte düşürmüştür.
- Tedarik Zinciri Şokları ve Üretim Coğrafyasındaki Kaymalar
Personel Yükseltici Platform bileşenleri, motorlar, elektrikli sistemler, sensörler ve hidrolik parçalar gibi kompleks yapılar içerir. Bu parçaların önemli bir kısmı Asya merkezli tedarikçilerden gelmektedir. Gümrük vergileri bu zinciri zora sokmuş ve firmaları yeni kaynak arayışına yöneltmiştir.
- Alternatif pazarlara yönelme: ABD’li üreticiler, Vietnam, Meksika, Tayvan gibi ülkelerle çalışarak Çin’e olan bağımlılıklarını azaltmaya çalışmıştır.
- Avrupa’da üretim üssü kurma eğilimleri: Global oyuncular, AB’nin istikrarlı ticaret rejimi sayesinde Avrupa’daki üretim ve dağıtım merkezlerini büyütmeye başlamıştır. Örneğin, Genie ve JLG, Avrupa’da montaj ve dağıtım faaliyetlerini genişletmiştir.
- Yerli üretime dönüş: ABD’deki bazı üreticiler, vergilerin etkisini minimize etmek için bazı parçaların üretimini ülke içine kaydırmıştır. Bu durum kısa vadede istihdamı artırsa da üretim maliyetlerini yukarı çekmiştir.
- Rekabet Dinamikleri: Yerli Firmalar Kazanırken Küresel Rekabet Zayıflıyor mu?
ABD iç pazarında uygulanan gümrük tarifeleri, yerli üreticilere kısa vadede avantaj sağlamıştır. Örneğin:
JLG ve Altec gibi yerli firmalar iç pazarda ithal ürünlerle daha rahat rekabet edebilmiş, kamu ihalelerinde daha güçlü konumlara gelmiştir.
Ancak bu durumun uzun vadede verimlilik ve yenilikçiliği baskılaması riski vardır. Rekabet baskısı azaldığında firmalar Ar-Ge yatırımlarını kısmaya yönelebilir. Küresel pazarda ise, özellikle Avrupa ve Asya-Pasifik bölgelerinde, gümrük vergilerinden doğrudan etkilenmeyen yerli firmalar büyümeye devam etmiştir. Çinli firmalar, iç pazarda güç kazanırken, Avrupa’da elektrikli personel yükseltici platform ürünlerine olan talep, çevreci üreticilerin elini güçlendirmiştir.
- Geleceğe Dönük Değerlendirme: Biden Dönemi ve Küresel Entegrasyon
Trump sonrası Biden yönetimi, daha ılımlı ve çok taraflı bir ticaret politikası benimsemiş olsa da tedarik zinciri riskleri ve yerli üretimin teşviki stratejik hedef olarak kalmaya devam etmektedir.
Bu da personel yükseltici platform pazarı için şu stratejik sonuçları doğurabilir:
- Çoklu tedarik modeli yaygınlaşacaktır.
- Elektrikli ve hibrit personel yükseltici platform ürünlerine yönelik yerli Ar-Ge yatırımları artabilir.
- Küresel rekabet avantajı, fiyat değil, teknoloji ve çevre dostu çözümler üzerinden şekillenecektir.
- Türkiye’nin Olası Avantajları
Türkiye, gümrük vergilerinin çarpan etkisiyle yeniden biçimlenen bu pazardan aşağıdaki nedenlerle olumlu etkilenebilir:
- Coğrafi Konum ve Lojistik Kolaylık: Avrupa, Asya ve Orta Doğu arasındaki stratejik konum sayesinde, Türkiye çok yönlü lojistik avantajlar sunar.
- Sanayi ve Üretim Altyapısı: Türkiye, vinç, platform ve iş makineleri gibi ekipmanların üretiminde yeterli altyapıya sahiptir. Yerli üreticiler, kalite standartlarını yükseltmeleri halinde Personel Yükseltici Platform segmentine kolaylıkla girebilir.
- Teşvikler ve Destekler: Devlet tarafından sağlanan ihracat destekleri, vergi avantajları ve yatırım teşvikleri, sektördeki firmaların yurt dışına açılmasını kolaylaştırabilir.
- Bölgesel Pazarlara Erişim: Avrupa Birliği ile olan Gümrük Birliği anlaşması, Türkiye’nin Avrupa pazarlarına girişinde tarifesiz avantaj sağlar.
Sonuç
Donald Trump’ın başlattığı gümrük tarifeleri politikası, Personel Yükseltici Platform pazarında kısa vadede hem zorluklar hem de fırsatlar yaratmıştır. Maliyet artışları, tedarik zinciri kırılmaları ve pazar kaymaları gibi etkiler, üreticileri stratejik kararlar almaya zorlamış; bazı firmalar için bu süreç yeni büyüme fırsatları yaratmıştır. Ancak uzun vadede sektörün sürdürülebilirliği, serbest ticaret dengesi, inovasyon ve küresel iş birliklerine bağlı olmaya devam edecektir.
Abdullah TUNCER
PLATFORMDER Genel Sekreter Yardımcısı
IPAF Türkiye Ülke Müdürü
Kaynaklar:
- Allied Market Research – “Aerial Work Platform Market Forecast, 2020-2027”
- ABD Ticaret Bakanlığı Resmi Yayınları
- Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı Raporları
- World Bank Trade Statistics









